Gebe kalma konusunda, yaş, subfertilite süresi, Oosit sayısı, bazal FSH, embriyo kalitesi, yumurtalık fonksiyonu gibi farklı referans faktörleri gözlemlenerek yapılan ondört araştırma çalışmasının değerlendirilmesiyle yapılan meta-analiz sonuçları şu şekilde değerlendirilmiştir.
Tüp bebek tedavisi (IVF) ile embriyo transferinden sonraki ilk doğum 1978 yılında yapılmıştır. Başlangıçta, bilateral tubal tıkanıklığı olan kadınlarda meydana gelen infertilite sorununa çözüm için uygulanan tüp bebek tedavisi daha sonraki yıllarda, açıklanamayan subfertilite, erkek subfertilite, servikal faktör, başarısız ovulasyon indüksiyonu, endometriozis veya tek taraflı tubal patolojisi olan çiftler için de çözüm olarak uygulandı.
Tüp bebek tedavisi başarı oranını arttıran faktörleri saptamak için, daha önce başarısızlığa uğrayan tüp bebek tedavisi girişimin rakamı, tüp bebek tedavisi ile oluşan doğum sayısı ve doğal yol ile oluşan gebelikler gözlemlendi. Pekçok çalışma birbirinden farklı sonuçları elde etmiştir.
Tüp bebek tedavisi sonrasında oluşan gebelikte; kadın yaşı, bazal FSH, subfertilite süresi, subfertilite belirtileri, oosit sayısı gibi faktörlerin sistematik olarak bir gözden geçirilerek; IVF sonrası gebeliği öngörmek için döllenme yöntemi, transfer edilen embriyo sayısı, embriyo kalitesi ve meta-analiz yoluyla tahmin değerlerine bakılmıştır. Bu faktörler gözetim altında tutulan hastaların rutin bakım dönemlerinde gözlemlenmiştir.
Subfertil kadınların ivf süreçleri sonrasında oluşan gebelikteki fetüsün kalp atışlarına ultrason ile 6. Ve 12. Ayına bakılarak gözlem yapılmıştır.
Kategori 1- Kadın Yaşı ve Gebelik
35 yaş altı ve üstü kadınlar arasında yapılan araştırma sonucunda, 35 yaş altı kadınların doğurganlık oranı üstündekilere göre daha fazladır. 39-45 yaş arası kadınlar ile karşılaştırıldığında 30 yaşından küçük kadınların gebe kalma şansı 3.2; 30-34 yaş arasında 2.8 kat fazladır. 30 yaş üstü kadınların doğum yapma şansı, daha genç yaşlara kıyasla %25 ya da %29 daha düşüktür.
Kategori 2- Subfertilite Süresi
12 aylık aşan subfertilite süresi olan kadınların,12 aydan daha az bir subfertilite süresi olan kadınlara göre daha düşük gebelik şansları olduğunu bildirmişlerdir.
Kategori 3- Subfertilite Çeşidi
Daha önce doğum yapmış olan kadınların IVF sonrası gebelik şanslarının daha yüksek olduğunu bildirmişlerdir.
Kategori 4- IVF Nedeni
Açıklanamayan infertilite, erkek infertilitesi ve tuboperitonal hastalık olarak 3, kategoride inceleme yapılmıştır. Erkek subfertilitesi ya da tuboperitoneal hastalığı olan kadınlar, açıklanamayan subinfertilitesi olanlara göre daha düşük gebelik şansına sahiptir.
İkinci bir çalışmada, endometriozisin neden olduğu erkek subfertilitesi, tubal subfertilitesi veya subfertilitesi olan kadınların, açıklanamayan infertilitesi olan kadınlara göre daha düşük gebelik şansları olduğu bildirilmiştir.
Üçüncü çalışmada, erkek subfertilitesi olan veya açıklanamayan subfertilitesi olan çiftler, IVF sonrası tubal faktörlü çiftlere kıyasla daha düşük gebelik şansına sahiptir
Dördüncüsü, Tüp subfertilitesi olan kadınlarda IVF sonrası gebelik şansı anlamlı olarak düşüktür ve endometriozis, erkek subfertilite, açıklanamayan subfertilite ve hormonal faktörler endikedir.
Kategori 5- Bazal FSH
FSH hormonundaki ciddi dalgalanmalar, çocuk sahibi olma şansını azaltabilir.
FSH hormonu değeri 10’un üzerine çıktığında hamile kalma şansında düşüş meydana gelebilir. FSH 15’in üzerine çıktığında hamile kalamama problemi ciddi seviyede olur. FSH’taki artış ne kadar fazla olursa gebelik elde edilmesi o kadar zorlaşır.
Kategori 6- Alınan oosit sayısı
Daha fazla oositli(yumurta hücresi) kadınların gebelik şansının daha yüksek olduğunu saptanmıştır.
Kategori 7- Üreme Methodu
Transfer edilen embriyo sayısı ve Tüp bebek tedavisi başarısı hakkında iki çalışma bildirilmiştir. Bu çalışmada, ikiden fazla ve iki veya daha az embriyo transferi yapılan kategorilere ayrılmıştır. İkiden fazla embriyo nakledilen kadınların gebelik şansı anlamlı derecede yüksektir. İkinci çalışma, daha fazla embriyo transferi sırasında gebelik şansının istatistiksel olarak anlamlı olmamasına rağmen daha yüksek olduğunu göstermiştir.
Kategori 8- Embriyo Kalitesi
Bu konuda üç çalışma yapılmıştır.
Tüp bebek tedavisi (IVF) sonrası embriyo kalitesi ve gebelik arasındaki ilişki değerlendirilir. Bir çalışmada iki ayrı faktör kullanılarak embriyo kalitesi sınıflandırılmış, gelişim ve morfoloji skoru açısından en iyi ve ikinci en iyi embriyo değerlendirilmiştir. Gelişim aşaması üç kategoriyi kullanarak tanımlanır; gecikmiş, uygun ve ileri aşama. Gelişmiş aşama referans kategorisi olarak kullanılmıştır. En iyi veya ikinci en iyi embriyonun gecikmiş veya uygun bir gelişim evresine sahip olduğu kadınlar, en iyi veya ikinci en iyi embriyonun gelişmiş bir gelişim evresine sahip olduğu kadınlara kıyasla daha düşük gebelik şansına sahiptir. Düşük morfoloji skorları da düşük gebelik şansları ile ilişkili bulunmuştur.
İkinci çalışma, daha yüksek gelişim evresi ve morfoloji skorları olan bir embriyoya sahip kadınların, daha düşük gelişim evresi ve morfoloji skoru olan kadınlara kıyasla daha yüksek gebelik şansına sahip olduklarını bildirilmiştir.
Üçüncü çalışma, mevcut iyi kaliteli embriyo sayısı, transfer edilen kaliteli embriyo sayısı ve donmaya uygun embriyo sayısının değerlendirilmesi üzerinedir.
Her üç faktör de tüp bebek tedavisi sonrası daha yüksek gebelik şansı ile ilişkilidir. Tüm çalışmalarda daha iyi embriyo kalitesi daha yüksek gebelik şansına sahip olmayı sağladığı gözlemlenmiştir.
Özetle, bu sistematik derleme, Tüp bebek tedavisi sonrası; kadının yaşı, subfertilite süresi, bazal FSH ve oosit sayısının gebelik şansının ne düzeyde olduğunu göstermektedir. Sonuç olarak, tedaviye başlamak için karar verirken bu faktörler göz önünde bulundurulmalı ve yeni tahminler yeni bir prognostik modelde önceki tahmin olarak kullanılmalıdır. Tüp bebek tedavisinin başarı oranını artırmada, dölleme yöntemi, transfer edilen embriyo sayısı ve embriyo kalitesi ile lgili bir meta-analiz yapılmamıştır.