Bilim adamları, spermde DNA hasarı tespit edilemeyen nedenlerden oluşabilir.
Geleneksel tıpta, tekrarlayan gebelik kaybı nedenlerini ararken kadınlara odaklanılması ve erkeklerin sperm sağlığının es geçilmesi daha yaygındır. Buna karşılık yapılan çalışmalarda, spermin sağlıklı olması plasenta oluşumunda fetusa oksijen ve besin tedariki için azımsanmayacak öneme sahip olduğu anlaşılmıştır.
Eşleri 20 haftalık gebelik öncesi tekrarlayan düşük yaşayan 50 erkek üzerinde gerçekleştirilen araştırmada incelenen erkekler üzerinde yapılan testlerin sonuçları neredeyse aynıdır. Yani sperm dnalarında ortaya çıkan bozukluk oranının yüksek olması. Clinical Chemistry dergisinde bu konuyu ele alan araştırmacılar, bu durumun, spermin bakterilerden ve enfeksiyonlardan korunması için spermadaki hücrelerin oluşturduğu reaktif oksijen türlerine bağlı olduğunu söylüyorlar. Yeterince yüksek konsantrasyonlarda, moleküller sperm hücrelerine önemli ölçüde zarar verebiliyor. Normal semen parametrelerine rağmen, Tekrarlayan Gebelik Kayıpları veya tekrarlayan implantasyon başarısızlığı olan çiftlerde yüksek sperm DNA anormallikleri tespit edilebilir.
Obezite de kısırlık sorunlarına da neden olabilir. Vücuttaki yüksek yağ seviyeleri reaktif oksijen türlerinde bir artışı tetikleyebilir.
Eşleri tekrarlayan gebelik kaybı tecrübe eden erkeklerde, yaş ve kilo reaktif oksijen türlerinin seviyelerini etkileyebilir ve bu probleme neden olan faktörler arasında sayılabilir. Bununla birlikte yapılan çalışmalar, ilerleyen yaşlardaki erkek gruplarındaki hormon seviyeleri, sperm kalitesi ve menide yüksek seviyelerde reaktif oksijen türleri düşük yapma riskini artıran nedenler arasında gösterilebilir.